İLGİLİ YASALAR VE KURUMLARIN YETKİLERİ
İstanbul kent içi toplu ulaşım faaliyeti; iki temel yasa hükümleri çerçevesinde yürütülmektedir. Bunlar 3645 ve 5216 Sayılı Kanunlardır. 5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun bazı hükümleri de genel kanun olması itibariyle ilgili bulunmaktadır.
(Geçici Çalışma İzini v.s.) 5216 ( eski 3030) Sayılı Büyükşehir Belediyeleri Kanunu’nun özel bir Kanun olup, kent sınırları dâhilinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne toplu ulaşım faaliyetini yapma ve yaptırma yetkisi vermektedir. 3645 Sayılı Kanun ise İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü’nün kuruluşuna ilişkin özel bir kanun olup, bu kanunda yine İstanbul kent sınırları içinde İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne bir kamu hizmeti olan toplu ulaşım faaliyetini yapma ve yaptırma yetkisini, görevini vermektedir.
Bilindiği üzere “Yaptırma” yetkisi kısa bir süre önce kanunda değişiklik yapılarak verilmiştir. Hizmetin ve kentin özelliği, çıkarıldığı tarihte henüz Büyükşehir Yasası’nın olmaması ve 3030 Sayılı Kanunu’nun çıktığı tarihte kent sınırlarının tamamını kapsamaması hususları dikkate alındığında 3645 Sayılı Kanunu’nun çıkarılma amacını ve toplu taşımacılıktaki işlevini çok daha iyi anlayabiliriz.
ÖHO’NUN TANIMI, STATÜSÜ VE İŞLEVİ
ÖZEL HALK OTOBÜSÜ adı altında faaliyetle ilgili mevcut yasalarda; ( 5216 ve 3645 Sayılı Kanunlar ya da ilgili diğer Kanunlarda) statü, kapasite ve araç tipiyle ilgili olarak her hangi bir tarif ya da tanım yoktur. Yasal durum bu iken özel halk otobüslerinin durumu nedir? Ya da ÖHO adını nereden veya kimden almışlardır?
Kent içi toplu taşıma faaliyetini yapma, yaptırma hakkı ilgili yasalarda; İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile bu belediyeye bağlı olup, özel kanunla kurulmuş İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne münhasıran hak, yetki ve görev olarak verilmiştir. Yani, İstanbul da toplu taşımacılık faaliyetinin mülkiyeti İBB ve bağlı İETT İşletmeleri Genel Müdürlüğü’ne aittir.
İşte şu anki ÖHO adı altında özel teşebbüs tarafından bir yönerge esasları çerçevesinde ve İETT İşletmeleri yönetim, yürütüm ve denetiminde yapılmakta olan hizmet bu çerçevede yürütülmektedir.
İBB yasal olarak kendi yetki ve uhdesinde bulunan mülkünü (işletme hakkını) geçici sürelerle (1 yıllık ruhsatla) özel şahıslara kiraya vermiştir. Sözleşme (Ruhsat) süresinin sonunda mülkünü başkasına kiraya vermek veya kendisi işletmek hakkına sahiptir. Meseleye bu ve faaliyetin bir kamu hizmeti olması zaviyesinden baktığımızda özel halk otobüslerini “ÖZEL PLAKALI İBB TOPLU ULAŞIM ARACI” olarak tanımlayabiliriz. Yasalar, işin özelliği, niteliği ve fonksiyonelliği açısından baktığımızda özel halk otobüslerinin İstanbul kentiçi toplu ulaşımındaki statüsü budur.
Bu nedenlerle özel halk otobüslerinin; ilgili yasalar çerçevesinde TİCARİ ARAÇ olarak tarif edilen Minibüsler gibi hat ve plaka hakları yoktur. özel halk otobüsleri, İETT tarafından belirlenen hatlarda ve belirlenen hizmet esasları çerçevesinde çalışmaktadırlar.
ÖHO tanımlaması, İBB-İETT tarafından yapılmış bir işletme tabiri olup, özel plakalı araçları resmi plakalı otobüslerden ayırmak ve kayıt, denetim, kontrol açısından kullanılmaktadır. Zaten 1989 yılına kadar “MAVİBÜS” olarak anılmaktaydılar. Bu tarihten sonraki İBB yönetimi adını şu an olduğu gibi ÖHO olarak değiştirmeyi uygun bulmuştur.
Sonuç olarak ÖHO bir İBB toplu ulaşım aracıdır, İBB toplu taşıma sisteminin parçasıdır ve “TİCARİ ARAÇ değildir. Bu nedenle de İBB ve İETT tarafından belirlenen bir kısım yolcuları ücretsiz bir kısım yolcuları indirimli taşmaktadırlar. Çalışma programlarını, yani günde kaç saat çalışacaklarını, saat kaçta ve nerede göreve başlayıp, saat kaçta ve nerede görev bırakacaklarını kendileri tayin edemezler. Taşıma ücretlerini belirleme hakları yoktur ve bilet, ücret, fiziki entegrasyon esaslarına uymak, İETT’nin teknik ve kapasite özelliklerini belirlediği araçları çalıştırmak zorundadırlar.
Göksel OVACIK
Özulaş A.Ş. Yönetim Kurulu üyesi
E-mail: gokselovacik@hotmail.com