Dünden sonra yarından önce!..

28 yıl önce uzun yatay kara manifestosu ile taşıma yapılan günlerde TIR Karnesi biz nakliyecilere yeni ufukların kapılarını aralamıştı. O günlerde "bir gün olacak tüm gümrükler ve geçişler elektronik ortamda yapılacak" diye söylemiştim. Gerçi faks cihazının bile her işyerinde bulunmadığı ve teleks ile haberleşilen günlerde bu erişilmez bir hayaldi ama bugün gerçek oldu. Üstelik hakkımız olan AB tam üyeliğinin bize verilmemesine rağmen!

O günlerde bütün imkansızlıklar içinde büyük bir umut ve heyecan içinde yapılan yatırımları düşünüyorum. Bugün yapılan devasa yatırımların yanında esemesi okunmazdı ama o günün şartlarında büyük yatırımlardı. Bir umudun, geleceğe dönük büyük ve yüksek beklentilerin eseri idi. O günün efsanelerini düşünüyorum. Şimdi aramızda olmayan büyüklerimiz için de rahmet diliyorum.

Dönemin zor şartlarında bu yatırımları yapabilmek, yüksek maliyetlere ve finansal risklere rağmen bazıları aklın mantığın karlılık ve risk ilkelerinin haricinde büyük bir müteşebbis güç ve cesaret eseri idi. Aynı şeyi bugünde söylemek mümkün. Düşünüyorum da son 30 yılda sektör nereden nereye geldi? 1990'lar da Yugoslavya iç savaşı nedeniyle işler zora girdiğinde nakliyeci bir araya geldi. Alternatif planlar yaptı. Rahmetli Saffet Ulusoy liderliğinde UND Ro-Ro kuruldu. Küçük bir sahil kasabası olan Trieste, Ro-Ro'nun, dolayısıyla Türk nakliyeciliğinin kaderini belirleyen bir saç ayağı oldu. Geçen zaman içinde rekabet şartları ve konjonktür değişti. Alternatif bir Ro-Ro yatırımı hayat buldu. Acaba tüm bu yatırımlar ne ile izah edilebilir? Kârlılıkla mı? Hayır! Bu vazgeçmeyen, ileriye dönük beklenti ve hayallerinin peşinden giden büyük bir müteşebbis güç ve iradenin bir tezahürüdür.

Öyle ki kriz dönemlerinde bile yatırımlar devam ediyor. Bu hikayenin büyük bir bölümünü yaşamış bir sektör mensubu olarak da yatırımların devam etmesini arzu ediyorum. Kural bellidir. Bir adım ileri atma cesaretini göstermeyen, mevcudu da muhafaza edemez. Ticarette kontrollü risk alınmalıdır. Rekabet edelim, filoları yenileyelim, daha da büyütelim, daima bir adım ileri atalım, pazar ve pastadan hakkettiğimiz payı alalım. Fakat riskleri de yönetelim.

Tüm maliyetleri kontrol altına alalım. Ayağı yere basan bir yatırım anlayışı içinde olalım. Mücadelenin hakkını verelim. Intermodal, Multimodal, Ro-Ro ve Ro-La taşıma modlarında mücadelenin gerektirdiğini yapalım. 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat ülke hedefi olarak önümüzde duruyor . Daha önce hayal gibi görünüp de gerçekleşen hedefler gibi bu hedefinde gerçekleşmesi mümkündür. Gün olacak şu an karşımıza çıkartılan tüm engeller aşılacak. Yatırımlarımıza paralel istihdam ve kârlılık ile hep birlikte bu hedefe yürüyeceğiz. Bunun için gerekli şartlara, kararlılığa ve cesarete sahibiz. Kazanacağız!.. Mutlaka kazanacağız!.. Yeter ki çok çalışalım. Zorluklar karşısında mücadeleyi göze alabilelim. Her sevkiyatı, kazanılan veya kaybedilen her kuruşumuzu kıymetlendirelim. Doğru analiz edelim, devletinde desteği ile karşımıza çıkartılan bütün engelleri aşma kararlılığına ve koşullarına sahip olalım.

Vasıflı ve nitelikli, yaptığı işe sevgiyle bağlı kadrolar yetiştirelim. Bunu imkansızlıklara ve mazerete sığınmadan yapalım. Sorunların tespitinde karamsar, hedeflerin tayininde hayalci olmayalım. Bir zamanlar patronumun bana söylediği gibi "Fiili durum asla yalan söylemez!" Bütün yaşanan sıkıntılara, imkansızlıklara, engellere rağmen güzel ve parlak günler, üstün başarılar Türk nakliye sektörü olarak bizi bekliyor! Hep birlikte büyük bir aile ve camia olmamızın kıvancı ile gelecekteki 500 milyar dolar ihracat hedefine yürüyelim.

Murat Ertütüncü
E-Mail: muratertutuncu@hotmail.com