Caner Tan
Caner Tan

Sorunlar belli, çözüm yolları da!..

13-11-2014 17:54 5576 kez okundu.

Hükümetin 2023 yılı hedefleri arasında 500 milyar dolarlık ihracat hedefi yer almaktadır. Ancak bunu gerçekleştirmek için de lojistik sektörüne, karayolu nakliye sektörüne destek ve imkânlar tanınmalıdır. Şu günlerde sektörde yaşanan sorunlar Türk firmalarını ciddi oranda etkilemekte ve taşımalarda yabancıların her geçen gün payı artmaktadır. Sorunlar belli, çözüm yolları da..! 500 milyar dolar ihracat hedefine ulaşmak istiyorsak, herkes taşın altına elini sokmalı!..

Yaklaşık 20 yıldır sektörün içerisindeyim ve bunun 15 yılı da kendi firmam Tan Lojistik de geçti. Her ne kadar firmam isminden dolayı bir lojistik firması olarak algılansa da lojistik sektörünün hizmet kolundayız. Burada dile getirdiğim sıkıntılar taşımacı firmaların sıkıntılarıdır. Yaşanan sorunlar neticesinde taşımacı firmalarımız ekonomik olarak etkilendiğinde hepimiz de dolaylı olarak etkileniriz…

Yaşanan sorunların çözümü noktasında; Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na büyük görevler düşüyor. Tabi derneklerimizi de unutmamak gerek. Sivil toplum örgütlerimiz, daha fazla lobi çalışmaları yaparak kamuoyu oluşturmalı ve hükümet nezdinde çözüm yolları aramaya devam etmelidir..!

Hükümet teşvik paketini açıkladı ancak nakliyecilerimizin bundan pek fazla faydalandığını söyleyemeyiz. Bakanlığa ödenen yüksek belge ücretleri ve sektörden toplanan bu ücretlerin sektöre geri yansımaması da ayrı bir tartışma konusudur.

Yabancı plakalı araçların sayısı ise her geçen yıl daha da artıyor. Bunun önüne geçilmediği takdirde ihraç mallarımız Türk nakliyecisi yerine yabancılar tarafından taşınacak ki bu da iyi bir durum değil..!

Yine sektörü en fazla etkileyen bir diğer konuda yabancı plakalı araçların transit geçip gideceğim deyip de Türkiye’den yük alıp, 70-80 TL gibi cüzi bir ceza ödeyip çıkmasıdır. Türk nakliyecisini korumak ve rekabet gücünün elinden alınmaması adına bu konuda ciddi adımlar atılmalıdır. Aksi takdirde yarın çok geç kalınabilir..!

Yabancı plakalı araçların ülkeye giriş-çıkışlarında sıkıntı yok da ülkemizden Türk plakalı bir aracın yük alıp Almanya’ya giderken karada karşılaştığı sıkıntılara bir bakın..! Bulgar devleti ayrı bir sıkıntı… Romen devleti ayrı bir sıkıntı… Macar devleti ayrı bir sıkıntı… Nakliyecimiz buralarda ciddi para cezalarına maruz kalmakta, Avrupalının aracı ise Türkiye’de tabiri caiz ise rahatlıkla cirit atmakta. Peki, onlar Türk nakliyecileri yıldırmak için böylesine ağır yaptırımlar uygularken, biz neden onlara kendi kanunlarımızı uygulamıyoruz? İşte burada derneklerimize büyük görev düşmekte..! Gerekli çalışmaları yapıp, hükümetin bu noktada tedbir almasını sağlamalıdır.

550 lt. mazot uygulaması yeniden gözden geçirilerek en az 1000 lt.’ye çıkartılmalıdır. Türkiye’den çıkarken vergisiz yakıt alan Türk araçları, aldıkları yakıtla en azından gidecekleri yere ulaşmalıdır. Paramız, kendi devletimizde kalmalı..! Araçlar, geçtiği ülkeden yakıt alıp da o ülkeye katkı sağlamamalı..! Bu konuda da yetkililerimizi daha duyarlı olmaya davet ediyorum..!

Nakliye firmalarının en önemli bir diğer sıkıntısı da şoför davalarıdır. Bu konuda ciddi sıkıntılar yaşanmaktadır. Eğer bu konuda ciddi çalışmalar yapılmaz ise, bir çok firma şoför davaları nedeniyle faaliyetlerine son verebilir..!

Gümrüklerde de ciddi sıkıntılar yaşanmakta. Avrupa gümrüklerinde işlemler kısa sürede gerçekleşirken, Türkiye’de maalesef ciddi zaman kayıpları yaşanmaktadır. Geçmişe bakarak iyileştirmeler görülüyor ama tam iyileştirildi mi? Hayır..! Örnek verecek olursak; Türkiye’nin en büyük gümrük noktalarından biri Halkalı Gümrüğü’dür. Cumartesi günü saat 11:00’ de kuyruğa giren bir TIR, hele bir de parsiyel yüklü ise gece 24:00’den önce gümrükten çıkamaz..! Aracın gümrük işlemleri 8 ila 12 saat gibi bir zaman diliminde yapılmaktadır ki bu da ciddi oranda zaman kaybıdır.

Gümrüklerde yaşanan sorunları direk memurlara yüklemenin de haksızlık olduğunu düşünüyorum. Zaten memur yetersizliği var. Birde buna memurların sürekli yer değiştirmesi, gelen memurların adaptasyon süreci eklenince ortaya başka bir sıkıntı çıkartıyor. Memurların çalışma saatleri ve süreleri onlar için sıkıntı teşkil ettiği için bunun yansımaları da yine firmalarımıza olmaktadır..!

Bilge sistemleri (yani teknolojik yazılımlar ve beyanname yazılımı gibi) konusunda da sıkıntılar yaşanmakta.

Gümrükler arası işleyiş farklılığı da ayrı bir başlık altında sorun teşkil ediyor…
NTCS yazılımında da yine sıkıntılar söz konusu..! Firmanın bir şifresi var ise, o firma sadece tek bir noktadan giriş yapabiliyor. Sistem 2. bir bilgisayardan giriş için izin vermiyor. Düşünün bir firmanın 70 tane aracı var ve 70 araç özel yazılımlar ile veri girişi yaptığında bir sorun yok ama NCTS ile çıkış yapmaya kalktığında 2. bir bilgisayardan kayıt imkanı yok ve bu da zaman kaybından başka bir şey değil..!

İthalat yönlü taşımacılığımızda İstanbul’a uygulanan 48 saatlik antrepo beyanname uygulamasının diğer bölgelere de uygulanması sektöre kolaylık sağlayacaktır.
İhracat malı yüklü TIR’larımızın gümrük kuyruklarında ve kapı çıkışlarında saatlerce beklemesi, ülke ekonomimize zarardır. Bu konuda yerinde gümrükleme uygulamasına geçildi ancak şu ana kadar hiçbir firma yükümlükleri yerine getirip bu belgeyi alamadı ve sistem eski işleyişle devam ediyor..!

Yaşanılan sorunları daha da uzatabiliriz ama dediğim gibi sorunlar belli, çözüm yolları da belli..! Hedefimiz belli..! 500 milyar dolar ihracat..! İhracat mallarını taşıyacak nakliyeci de bizim nakliyecimiz. O zaman desteklenmeli ve sorunlar çözüme kavuşturulmalı..! Bunun için de başta hükümet olmak üzere herkes elini taşın altına sokmalı..!

Sorunlardan arındırılmış, daha iyi bir lojistik sektörü dileğiyle yolunuz açık olsun.

Caner Tan
E-Mail: caner.tan@tanlogistics.com.tr