Üzüntü Şişmanlatıyor!

13-11-2014 17:36 5422 kez okundu.

Bazı kişiler üzüldüklerinde veya kızdıklarında daha fazla yemek yerler. Sadece üzüntü değil, çaresizlik, mutsuzluk, çelişki, sıkışmışlık hissi, işe yaramamazlık duygusu, endişe, kaygı, başarısızlık gibi tüm duygular kişiyi şişmanlatıyor. Bu duygular başarısızlığı getiriyor. Suçluluk duygularını çağrıştırıyor.

Elinde imkânlar varken bu imkânları değerlendirememe duygusu kişiyi mutsuz ediyor. Kişide yemek yeme hissini, dürtüsünü uyarıyor. Bu uyaran dürtü ile kişi yemek yeme miktarını, sıklığını artırıyor. Yani kendisini iyi hissetmek istiyor. Bu his onu kısa süre oyalıyor. O da bu hissi devamlı hale getirmek için yeniden ve sık sık yeme yolunu seçiyor. Ne yediği ve ne kadar yediği ile ilgilenmiyor. Bu durumda bakıyor ki şişmanlamış. Çirkinleşmiş. Kendisini bu defa bu durumdan kurtarmak için bir çaba içine girmek istiyor. Bu çaba onu daha fazla yoruyor ve çaresiz bırakıyor. Bu çaresizlikle daha fazla yemek istiyor.

Bu öfke ve kendini aynada istemediği şekilde görmek onu mutsuz ediyor. Bu kısır döngü ve mutluluk çarkının tersine dönmesi yaşam boyu devam ediyor. Kendisinin davranış biçimi haline geliyor. Artık bu yoldan başka yolu olmadığını hissetmeye başlıyor. Bu bir kişilik yapısında görülen bir durum. Farklı bir kişilik yapısında ise kişi üzüldüğünde mutsuz olduğunda yemeden içmeden kesiliyor. Bu iki birbirinin zıttı olan kişilik yapıları yaşamda ayrı ayrı görülüyor. Bir başka farklılık ise aceleci olan tez canlı diye adlandırabileceğimiz kişilik özellikleri sahip olan kişiler kızdıklarında, üzüldüklerinde, çaresiz kaldıklarında kendilerini yemeğin başında bulurlar. Bu tür kişilerin sabırsız, hızlı hareket eden, A tipi kişiler olduklarını söyleyebiliriz.

A tipi kişiler en sık kalp krizi geçirendir. Bu tür kişilerin mükemmeliyetçi olduklarını ve yaptıkları şeylerin en mükemmel olmasını isteyen kişiler olduklarını söyleyebiliriz. Özellikle hiperaktif kişilik özelliklerine sahip olan kişilerde sık sık yanlış anlaşıldıklarında, farklı anlaşıldıklarında ya da anlaşılamadıklarında sorunlar yaşarlar. Mutsuz olurlar, kendilerini çaresiz hissederler. Anlaşılamadıklarını sonra fark ederler. Ya da hiç fark edemeyebilirler. Onlar da karşılarındaki kişilere yanlış veya farklı anlayabilirler ya da anlamayabilirler. Bu karşılıklı olan bir durumdur. Bu tür durumlarda da kişiler anlayamıyoruz veya anlatamıyoruz biçiminde sıkıntı, çaresizlik, mutsuzluk yaşarlar. Bu durumda bu kişileri yeme alışkanlığına götürür. Bu durumu yeme bağımlılığı diyebiliriz. Bu bağımlılıkta sigara, içki, uyuşturucu veya internette oyun bağımlılığı gibi bir bağımlılıktır. Bu duruma kötü alışkanlık diyebiliriz.

Kişiler bu tür durumlarda diyetler yaparlar. Diyetlerini bozarlar, yeniden başlarlar. Bu tür durumlarda zayıflama hapları kullanırlar. Bu haplar onların aktivitelerini azaltır. Bu azaltmayı istemezler. Bu azalma onları daha çok mutsuz eder. Onlar hem zayıf hem aktif olmak isterler. Bu tip kişileri onları daha çok mutsuz edecek olan diyetlerdir. Özellikle çabuk zayıflamak isterler. Bu nedenle verilen diyetleri katı şekilde uygulamak isterler. Bu defa da ya sıkılır, havlu atarlar. Ya da bu tür diyetler onları daha fazla mutsuz edeceği için bunları yaparken daha fazla mutsuz olup yine yemek yoluna giderler. Onlar için uygun olan yol onlara mutlu olacakları işler bulmaktır. Böyle bir işle hem mutlu olurlar hem çalışırlar hem de kendilerini işe öyle kaptırırlar ki hiç aynaya bakacak vakitleri olmaz ya da aynaya b akmak akıllarına gelmez. Yaptıkları işten mutlu olurlar. Bir işe yaradıklarını düşünürler. Birileri için bir şeyler yaptıklarını düşünür mutlu olurlar. İşte o zaman aynaya bakmak gerekmez. Ya da zaten aynaya baktıkları zaman kendilerini şişman görmek onları rahatsız etmez.

Çünkü bu tip kişilik özellikleri olan kişiler çeşitli şekillerde zayıflarlar fakat kısa bir süre sonra yine kilo alırlar. Hatta bu defa verdikleri kiloları bir fazlasıyla yerine koyarlar. Sonuç olarak eğer sizi mutlu edecek bir yaşam biçimini yakalamak gerekir. Böyle bir durum için belki de hangi yaşta olurlarsa olsunlar bir yaşam koçluğu desteği almaları gerekebilir. Ya da psikolojik destek. Bu tür destekler onlar hasta oldukları için değil. Hayatlarını daha fazla yaşanılır kılmak içindir. Performanslarını arttırmak ilişkilerini ve iletişimleri sorunsuz kılmak içindir. Bazen de diğer kişilere hayır diyebilmek içindir. Hayır derken karşıdaki kişileri kırmadan, incitmeden bu yapabilmek önemlidir. Karşıdaki kişileri kaybedecekleri korkusuna kapılmadan bu süreci doğru, yerinde, zamanında yapabilmeleri çok önemlidir. Sonuç olarak hem onlar mutlu hem de hayır dedikleri kişiler mutlu olacaktır.

Alanur Özalp
Uzman Psikolog
E-mail: alanurozalp@hotmail.com

DİĞER YAZILARI Psikologa Gitmek 27-06-2016 16:16 Psikolojide Bilinmesi Gerekenler 13-06-2016 15:08 İsteksizlik 31-05-2016 09:52 Sıcaklar Sinirli Yapar, Psikolojiyi Bozar 16-05-2016 12:31 Erkeklerde Depresyona Girer 28-04-2016 10:49 Evlilik Sorunları 24-03-2016 11:57 Yanlış Yaklaşım 14-03-2016 12:01 İlişkin Güvenli Değilse Ne Yapabilirsin? 29-02-2016 12:34 Flört Şiddeti Nedir? 15-02-2016 13:02 İlişkin güvenli mi? 25-01-2016 11:01 Evlilik Sorunları 11-01-2016 13:56 İsteksizlik 25-12-2015 11:36 Evli çiftlerde ilişkiler 26-11-2015 15:29 Sürücü Psikolojisi 01-10-2015 15:43 Hiperaktif çocuklarda kil ve oyun hamurları 14-09-2015 12:16 Aile içi şiddet 02-07-2015 13:19 Soma’da madenci olmak!.. 13-11-2014 18:00 Yalnız kalmamak ve dışlanma korkusu 13-11-2014 17:56 Ekonomik Zorluklar 13-11-2014 17:55 İşyerinde Olumsuz Duygularla Baş Etme Yolları 13-11-2014 17:54 Eşinizin Sizi Aldattığını Nasıl Anlarsınız? 13-11-2014 17:52 İlişkilerde Yanlış Yaklaşımlar 13-11-2014 17:52 Erkekte AnDROPoz Döneminde Cinsel Yaşam 13-11-2014 17:49 Gelin sağlıklı yaşama birlikte adım atalım! 13-11-2014 17:48 Baş ağrısı ve sebepleri 13-11-2014 17:47 Takıntı (Obsesyon) 13-11-2014 17:46 Yalnızlık... 13-11-2014 17:45 Evlilikler Değişiyor!.. 13-11-2014 17:45 Merak ettikleriniz ve cevapları! 13-11-2014 17:42 Şoförlerin Psikolojisi 13-11-2014 17:41 Cinsel Doyumda Kadın Erkek Farklılığı 13-11-2014 17:40 Bahar Sendromu! 13-11-2014 17:38 Pazartesi Sendromu! 13-11-2014 17:38 Cinsel Konular ile İlgili Sorular ve Cevapları 13-11-2014 17:36 Üzüntü Şişmanlatıyor! 13-11-2014 17:36 Meydan, üfürükçülere kalmasın!.. 13-11-2014 17:34 ORGAZM… 13-11-2014 17:32 İç Giyim Seks Hayatımızı Zenginleştiriyor 13-11-2014 17:30 Korkularımız 13-11-2014 17:29 Hormonlar ve davranış ilişkisi 13-11-2014 17:28 Stres ve Diyabet İlişkisi 13-11-2014 17:28 Travma Sonrası Stres Bozukluğu 13-11-2014 17:26 İktidarsızlık - Viagra Kullanımı ve eşlerin tepkisi 13-11-2014 17:26 Cinsel İlişkiye Girememe Korkusu 13-11-2014 17:25 Erkekte Sertleşme Problemi 13-11-2014 17:24 Kadında Orgazm 13-11-2014 17:23 Kadın Cinselliği 13-11-2014 17:22 İşyerinde olumsuz duygularla baş etme yolları 13-11-2014 17:19 Psikolog korkusu 13-11-2014 17:15 Uçuş ve Uçak Korkusu 13-11-2014 17:12 Sosyal fobi 13-11-2014 17:12 Alkol problemi 13-11-2014 17:11 Bebek sahibi olmanın yaşı var mı? 13-11-2014 17:09 Çocuklara ölümü anlatmak 13-11-2014 17:08 Dikkat eksikliği ve Koçluk (2) 13-11-2014 17:08 Dikkat eksikliği ve Koçluk (1) 13-11-2014 17:08 Hayat bir armağandır 13-11-2014 17:06 Ekonomik zorluklar Psikolojimizi olumsuz etkiliyor 13-11-2014 17:06 Korkular 13-11-2014 17:05 Stres 13-11-2014 17:05