Güncel Haber
Giriş Tarihi : 28-08-2016 00:30   Güncelleme : 28-08-2016 00:30

Ah o 17 saniye!

Ne de güzel uymuştu Ruslarla kanımız. Onlar deniz-kum-güneşe hasret, biz turistin sarışın ve paralısına. Ortayolu Antalya'da bulmuştuk. Binlerce Rus gelinimiz, onbinlerce Rus sevgilimiz olmuştu.

Ah o 17 saniye!

Rus turist, Alman turist gibi müşkülpesent, Fransız gibi detaycı, İtalyan kadar gürültücü, Arap, İranlı turist kadar dağınık da değildi. Ver içkisini, yemeğini, denizini, eğlencesini sorun çıkarmazdı. Rusların bıraktığı paralar sayesinde otelci kredisini, ekonomi ise cari açığını kapatırdı. Lokantası, kuyumcusu, hediyelik eşyacısı, rehberi, yağızı onlarla siftah açarlardı.

24 KASIM 2016

O sabah sınırlarımıza 17 saniye girip-çıkan o melun Rus uçağı mı düştü, üstümüze karabasanlar mı bastı anlamadık. Turizm sezonu henüz bitmişti. O nedenle ilk serzeniş tarladan geldi. Ruslar turist göndermeyi bırakın, Türkiye'den domates almıyor, Türk tekstili, beyaz eşya ürünlerini görmek dahi istemiyorlardı. Oteller, yıllardır sezon öncesi ilk peşinatlarını aldıkları Rus acentalardan sıfır çekiyor, charter seferleri yanısıra tarifeli seferler bile iptal oluyordu. Ardından, Rusya'da Türkiye turu satan acentalara yasak geldi. Oteller boş, esnaf siftahsız, rehberler işsiz, ihraç malları ise elde kaldı.

Her şey siyasette bitiyordu. Sadece Ruslar değil, Yüzbinlerce İsrailli, Alman, İngiliz diğer milletler de gerek terör gerekse politik nedenlerle Türkiye'den uzak duruyorlardı.  Güdülen siyaset olan "stratejik derinlik" gereği ya değerli yalnızlığı seçecektik veya eskiden ğu gibi "yurtta sulh cihanda sulh" ilkesiyle dünya ile bütünleşmeyi seçecektik. Aklın yolu birdi. Çok şükür 2’inci yolu seçtik. Çok büyük eleştiriler alınacağı bildikleri halde siyasilerimiz normalleşme yollarını aradılar. Öncelikle ve içtenlikle risk alan siyasilerimizi tebrik etmek lazım!.

Nihayet Ruslarla, İsraillilerle konuştuk, anlaştık. Umarız yarın Mısır, Suriye, Libya, Avusturya, İsveç ve dünyanın geri kalanı ile de "yurtta sulh cihanda sulh" ilkesi ile barış yollarını ararız. Peki şimdi her şey hemen yoluna girer mi? Tabi ki hayır!. En az 5 sene kaybettik. Adım adım sabırla, iğne ile tekrar aynı yolları kazıyacağız. Her şer'de bir hayır vardır demişler. Belki bizler de yaptığımız hataları görür yeni bir yapılanmaya geçeriz.

Cem Polatoğlu
Tel : (212) 212 30 30
Cep: 0532 214 6136