Otobüs = Toplu Taşıma!.. Otobüs Yangınları =Toplu Ölümler olmamalıydı!... Fakat olagelmişti. Artık olagitmemelidir!
14 yılda 34 yangın!
Bunu az olarak algılayabilir miyiz? Vicdanı terk edersek ve bu doğrultuda sadece para kazanmaya kilitlenirsek; EVET!
Ancak, yaradılışımız doğrultusunda; insani, pozitif özelliklerimizi ve objektif hukuk mantalitemizi koruyabilmişsek; HAYIR!
Geç kalınmış ve –maalesef ulusal- unutma, uyuma, uyuşma özelliklerimiz sayesinde, takibinden ve dolayısıyla çözümünden vazgeçilmiş (gibi) bir takım davranışlarımızla, bugüne kadar tedbirler alınmamış, uygulanmamıştır.
Devlet nerede?
Hem “Biz kimin kızından aşağıyız?” vari öğünmeler yaparız, hem de modern trafik ülkelerindeki örnekleri edinmeyiz, uygulamayız. İşte bu ülkelerde, bir kaza halinde, hemen araştırmacı titizlikle; olayı yaşayan, gören kim varsa hepsinden görüş ifadeleri alırlar, kayda geçerler, değerlendirirler ve bu tür olayların tekrarını önlemeye yönelik çalışmaları başlatırlar, aldıkları tedbirleri uygularlar. Bizim devletimiz maaleseflerden birini de bu yangınlar karşısında işlemiştir.
“Olursa bir imdat, sektörden olsun!”
Önceki yazımda da belirtmiştim: Bu konuya, sektör/temsilcileri el atmalı, ağırlık koymalı! Bu girişimlerin, ben yazmadan önce de başlatıldığını ve çözümcü baskının, ısrarlı takibin başlatılmış olduğunu memnuniyetle görüyorum. Otobüsçülük sektörünün en büyüğünün sahibi, sektörü ilk ve en büyük birleştirici de olan Sn. Galip Öztürk ve TOFED şahsında otobüsçüyü de kutlamak gerekir.
Karapınar ve Gültekin Avcı
Meğer o savcı, Sn. Gültekin Avcı imiş… “Trafik Canavarını Yoketme Vakfı” kurma ve sorunlarla ilgili çalışmalarımız sürmekteydi (Doğum yerim de olan…) Karapınar’daki facia, beni çok etkilemiş bir olaydı. Bir Kayseri firmamıza ait olduğunu hatırladığım otobüsün çarpıştığı, burunlu bir kamyon şasisinde montajlı bir akaryakıt tankeriydi ve boştu. Şoför kabinindeki minik (piknik) tüpüne de bu büyük yangın için –çamur- atılmıştı. Tanker şoförünün; uyuduğundan-önceleri geçirdiği göz ameliyatına kadar, pek çok söylemler dolaşmaktaydı.
Üreticinin direnci ve kudreti?
Otobüs üreticisi firma yöneticileri, kesinlikle –kusursuz üretim- sahibi olduklarında diretiyorlardı. Mahkemelere gitmemekte de direnç gösteriyorlardı, temsilleri avukatları ileydi.
Birkaç örnekle karşı karşıyaydık:
1- Merhum Vehbi Koç için rivayet edilirdi; Hükümetten istediği tavizleri, lehinde yasa düzenlemeleri için, “Ben, Türk sanayisinin gelişmesi için çalışıyorum, on binlerce istihdamım var. Bunlar tehlikeye mi girsin?”
2- Osmanlının çok zayıfladığı II. Abdülhamit döneminde, onun şahsında Osmanlı Devletini, yabancı misyonlar (İngiltere, Fransa, Çarlık Rusya’sı, İtalya ve hatta ABD) parmaklarında oynatır, genelde her istediklerini yaptırtır/kopartırlardı.
Demek oluyordu ki üretici firma da bu çifte –kudretiyle- Türkiye Mahkemeleri’ne direnebiliyordu ve savcıyı da sürdürmüş olabilirlerdi. Yerine gelenin de bunu fazla deşelememesi gereği kendisine ima edilmiş olabilirdi.
Durum değişti
Devletimdeki mantıksızlık mantığı değişmemişse de, ekonomimiz ve en fazla da otobüsçümüzün temsili kuvvetlendi. Rekabet arttı. Devlet halen tınmasa da sektörün en büyükleri, temsilcileri işin peşinde…
Kaça malolur?
Bir yangın söndürme sistemi, üreticiye kaça malolabilir ki? Otobüs bedelinin yarısı mı, ½ si mi, 1/3 ü mü, yoksa yüzde/binde birkaçı mı? Neden kaçınılır? Otobüs fiyatlarını istedikleri gibi yükseltenler, bunun bir kısmını/tamamını fiyata yansıtmayı da gerçekleştirebilirler.
Depolar da arkaya!
Yangınların, otomatik sistemle söndürülmeye çalışılması elbet çok önemlidir. Ancak, en büyük tehlikeler karşısında, bu sistem de iflâs edebilecektir. En büyük tehlike kaynaklarından biri de yakıt depolarının, -ön tampon ile ön dingil arasında- olmasıdır. Çünkü en fazla darbe/vuruş/çarpışma, önden olmaktadır. Akaryakıt denen bu nesne de, sıkışmalarla hemen patlamaktadır. İnşallah bu “ilk” i de TEMSA gerçekleştirir.
“İlklerin TEMSA’sı”?
Evet, tastamam öyledir. Şu örneklere bakınız:
1- Emniyet kemerli ilk otobüs (henüz yasal zorunluluk başlamadan),
2- Gece görüşlü (termal takipli) ilk otobüs TEMSA’dan,
3- Otobüslerde otomatik yangın söndürme sistemi (… de TEMSA’dan olacak).
İlgili haberden özet: (Kaynak: Ulaştırma Dünyası)
“…Temsa Global A.Ş. Satış ve Pazarlama Direktörü İsmail Gürleyik 18.07.2011 de Metro Holding Yönetim Kurulu Başkanı Galip Öztürk’e, ürettikleri otobüslere otomatik yangın söndürme cihazı kurmaya başladıklarını açıkladı. Alınan bilgilere göre Temsa Global otomatik yangın söndürme cihazını bir otobüse monte ederek test ediyor. Teknik çalışmaların tamamlanmasının ardından eski ve yeni tüm otobüslere otomatik yangın söndürme cihazı takılacak…”.
…
Ahmet Türkoğlu
E-mail: ahmetturkoglu34@gmail.com