İnsanda tekâmül sözlük anlamı olarak gelişme, olgunlaşma, evrim anlamına gelmekte olup, farklı alanlarda farklı ve özelleşmiş anlamlarda kullanılan bir terimdir. Tasavvuf felsefesine göre; İnsan ruhunun dünya okulundan mezun olabilmesinde, edinmesi gereken en önemli nitelikler, esas olarak sevgi, şefkat, merhamet, fedakârlık gibi ruhsal yeteneklerini geliştirmiş olmak, vicdan kanalını tam anlamıyla açmış olmak, kendisi kadar başkalarını da düşünmektir.
Kısaca özetlersek kendisine ve diğer canlılara karşı vazifelerini hakkıyla yerine getirmeyi yaşam sürecince öğrenmek ve öğrendiklerini hayata geçirmektir. Ruhsal tekâmül, her alandaki ruhsal gelişimi içeren bir kavram olmakla birlikte, ruhsal tekâmülün pek ileri olduğu söylenemeyeceğimiz günümüz dünyasında, asıl anlamı budur. Tekâmül ve gelişme insanda olduğu gibi Dünya işlerinde iş kollarında kaçınılmaz olarak gerçekleşiyor.
Karayolu yolcu taşımacılığında endüstriyel gelişme yurdumuzda otobüs üretimi ve teknoloji transferi ile başlamıştır. Ancak endüstrileşmede belirli bir düzeye gelen ülkenin daha ileri gidebilmesi, hatta yerini koruyabilmesi için sektörün teknolojik üretime ve kullanımına geçmesinin yanı sıra kişisel gelişimin de eşit seviye getirilmesi ve hatta öne çıkarılması zorunludur.
Bizim tabirimizle “Otobüsçülükte” gelişme ve tekâmül otobüs yenilemeleriyle gerçekleşmiştir veya öyle olduğu zannedilmiştir. Ancak kişisel eğitim ve tekâmül aynı seviyelerde geliştirilemediği için maalesef sevgi, merhamet, fedakârlık ve ahde vefa duyguları bizim sektörde maalesef unutulmaya yüz tutmuştur.
Aşağıda yazdıklarımda tekrar hatırlatılmasında fayda görüyorum!.. Ülkemizin gelişmesine bağlı olarak sektörde yaşadığımız sürecin de nereden nereye geldiğini göstermesi açısından bakarak, unuttuklarımızdan neleri unutmamamız gerektiğini de çıkarabilirsek kişisel tekâmülümüze de katkı sağlayacağını düşünüyorum...
Unutma ki, Unutulmayasın!
Neleri unuttuk!
• Burunlu otobüsler unutuldu
• Otobüs üzerinde açık bagaj unutuldu.
• Sucular, şise suyu, su kasaları unutuldu.
• Şose, Stabilize, Makadam, Ham yol, Unutuldu.
• Kıtık koltuk, Pandizot kaplama döşeme unutuldu.
• İlave araya koltuk ayakta, bagajda yolcu taşınması unutuldu.
• Film taşımaları unutuldu.
• 1965 Yılında Hendek Hüseyin Şeyh köyünde asit yüklü kamyona çarpıp, 25 kişinin hayatını kaybettiği 18 kişinin yaralandığı Civan Turizm otobüs kazası unutuldu.
• Sirkeci otobüs yazıhaneleri, tren garı yanından Anadolu ve Trakya’ya otobüs kaldırıldığı unutuldu.
• Sirkeci sahil yolundaki arabalı vapur sırası otobüs kuyrukları unutuldu
• Kartal, Yalova, Kartal arabalı vapur sıraları beklemeler unutuldu.
• Kartal vapur iskelesindeki sıra kavgaları unutuldu.
• İzmir’den direk İstanbul diyerek bilet satıp Yalova da vapura bırakıp, dönüşler unutuldu.
• Harem olmadığı dönemde Otobüslerin Üsküdar’dan Kabataş’ a geçtiği unutuldu.
• Kadıköy’den Direk Yurtiçi seferlerin düzenlendiği unutuldu.
• Kadıköy Mühürdar, Haldun Taner Sahnesi’nin denize bakan tarafının otobüs yazıhaneleriyle dolu olduğu unutuldu.
•Trafik? Unutuldu.( Haydarpaşa Numune Hastanesinin Ankara yönündeki Trafik Denetleme kulübesi)
• Trafikten dönüş, Pendik köprüsü altına kadar toplama yolcu ile otobüsün doldurulduğu günler unutuldu.
• Topkapı garajı unutuldu.
• Kartal ve Pendik köprüsü altındaki yolcuları toplayan ve otobüslere veren kâhyalar unutuldu.
• Düzce merkez, Hendek, Köseköy, Uzun tarla’daki dinlenme tesisleri sahipleri işletmecileri unutuldu.
• Hamit Kaplan ve Düzce’deki dinlenme tesisi unutuldu.
• Çalışma Karnesi ve her şehir girişinde kontrol noktalarında kontrol ettirmek unutuldu.
• Sıkıyönetim dönemlerinde şehirlere 24:00 ila 05:00 saatleri arasında giriş yasakları unutuldu.
• Otobüs aramaları çevirmeler unutuldu.
• Yeniçağa, Şair Dertli, Karaçalı, Gerede, Ak yarma, Azap deresi, Kargasekmez unutuldu.
• Eski bursa garajı, Etlik Garajı, Basmane, Rüzgârlı sokak, unutuldu.
• Yurt genelinde eski garajlar unutuldu.
• Bursa garajı yanında Yalova yolunun başındaki Rodoplu, lokantası unutuldu.
• Bursa bıçağı, hediyelik havlusu, unutuldu.
• Şamriyel, iç lastik unutuldu
• Lastik patlaması unutuldu.
• Konjöktör (diyotlu şarj ayar rölesi) unutuldu.
• Takviye unutuldu
• Kertil yolu ( Balıkesir, Sındırgı, Akhisar arası) unutuldu.
• Kralın Yeri unutuldu.
• Eski Çeltikçi ve Çubuk Boğazı unutuldu.
• İzmir’den Ankara’ya 1970 kadar Bursa dan dolaşılarak gidildiği unutuldu.
• Pozantı, Tekir, Gülek boğazı unutuldu,
• Gavurdağı unutuldu,
• Kızıldağ, Pırnakapan, Kop dağı, Zigana, Hamsi köy, sütlacı unutuldu
• Zorunlulukta durulan yetersiz ve pis dinlenme tesisleri unutuldu.
• Ayakkabısını çıkaran yolcunun ayakkabısının atıldığı unutuldu.
• Kahvaltı kuponu unutuldu.
• Kelkit çayına uçan otobüs ve hayatını kaybedenler unutuldu
• Otobüslerde sigara içilebildiği unutuldu.
• Otobüslerde duman altı olduğumuz günler unutuldu.
En önemlisi bu sektörün bu günlere gelmesinde büyük emekleri olan meslek büyüklerimiz duayenlerimiz, sektöre katkı sağlayan yatırım yapan otobüs sevdalısı işletme sahipleri ve gözünün nurunu yollara döken şoförlerimiz, muavinlerimiz, unutuldu. Hepsini şükran ve mihnet duygularımla hayırla ve rahmetle anıyorum.
Nusret ERTÜRK
TOF ve TTDER
Danışman ve Sekreteri
E-Mail: info@ttder.org.tr
Tel: (0532) 317 33 86